Halil Adıyaman 1

10:34 izzet Güvenilir 0 Comments

Sevgili Hüseyin,
Daha o kadar yaşlanmadık ancak üzülerek bu olayı farklı bir şekilde hatırlaman gercekten beni üzdü. Bir baba olarak çocuklarınıza anlatacağınız o yıllara ait duygu ve sorumluluk yüklü gençlik anısını maalesef farklı bir boyutta dile getirdiğini sanıyorum.

- Olay Maden Fakültesinde Kahramanmaraş olayları ile ilgili bir formun akabinde toplu olarak fasistlerin okula getirilmesi sonrasında askerlerin bizleri okuldan uzaklaştırmaya çalışmaları ile başlamıştı. Hatırlarsanız yazılı kuralların olmadığı keyfi uygulamalarla insanların öldürüldüğü bir dönemdi.

- Olayın ana nedeni Türkiye' nin bir şehrinde (Kahramanmaraş) alevi diye insanların öldürülmesini pretesto etmek için yapılan bir Forum. Bu olay böyle başlamıştı. Keyfi bir boykot talebi hiç değildi. Katillere haykırma cesaretini göstermek kadar onurlu bir davranış olabilir mi? Bugün bunlar yapılamadığı için Sivas' ta insanlar yakıldı.

- Sıkıyönetim döneminde bizler kendimize göre muhalefet yaparken o gün sizler bir şey yapmadığınız halde tutuklandınız. Çünkü onlar icin İTÜ' lü her genç muhalefet demekti.

- Olay çıkaranlar dışardaydı diyorsun. Kesinlikle doğru değildi. Maçka binasındaki tüm devrimci gençlerin hepsi otobüsteydi. Hatta daha sonra okula gelen 77 kimyadan İbrahim Bektaş :
-Beni de alın ben de onlardanım deyip zorla otobüse bindi.
Çünkü elebaşı dediğin kişiler YüREKLi insanlardı. Ülkelerini seviyorlardı ve daha güzel ve mutlu bir geleceği yaratacaklarına inandıklari için bir şeyler yapıyorlardı. Ve o elebaşı dediklerin 12 Eylül Sıkıyönetimi ile yok edildiler. (Bir günde 60 000 Tutuklama) Yok edildiler çünkü bugünkü Türkiye' yi yaratmak için...

- Bugünden olaylara bakıldığında suç olacak neler yapıyorduk ki ?
- Amerika emperyalizmine karşı çıkmak, sıkıyönetim uygulamalarını ret etmek, özerk üniversiteyi savunmak, demokratik haklar talep etmek, zaman zaman ülkenin sorunları ile ilgili forum düzenlemek, ülkemizin geleceği ile ilgili endişe taşımaktan kaynaklanan görüş bildirmek ve benzer şeyler ...Bunların nesi yanlış ?

- Askerlikte sakıncalı oldum diyorsun, Hüseyinciğim bu da doğru değil çünkü bu olayda savcılık kovuşturmaya gerek yok dedi. Yalnızca askerler bizi birkac gün ağırlamak zorunda kaldılar.

-Kışladaki o kısa anılara gelince...
Koğuş ağalarınız! sizler rahat edesin diye bir dansözlük yapmadıkları kalmıştı. Çünkı umudumuz bu olaydan sonra sizlerinde sıkıyönetime bir şekilde muhalefet edeceğiniz düşüncesiydi.

Askeri kışlanın birinde aksam saatlerinde bir kanpette saz eşliğinde konserve yemek okul arkadaşlarınla marş söylemek.

- Korku ve endişe içinde dostluğu yaşamak ve bir gün sonra dışarıda kalanların ziyaret etmesi ve bir şeyleri paylaşmak. Bu duygu dolu güzellikleri çocuklarınıza bu şekilde anlatacağınızı umuyorum.

-Bugün para kazanmaktan öte hiç bir amacı olmayan apolitik toplumsal olaylara sesiz bir kuşak olduk...

Kışladaki bir anımı da ben anlatmak istiyorum.
Bir albay kızını arıyordu. Sinirli ve gergindi. Bağırıp cağırıyordu. O albay şimdiki eşim Çiğdem' in babasıydı. Bizim kayınpeder o günü hep espiri ile anlatır, ilk defa orda karşılaşmıştık.

- O günler de yaptığımız her muhalefet onurlu ve yürekliydi,
78 kimya da o gün onurlu ve yürekliydi.
hepinize kucak dolusu selamlar ve sevgiler...

You Might Also Like

0 yorum: